Afet ve Acil Durum İdaresi Başkanlığı, bugün saat 15.25’te Diyarbakır’ın Hani ilçesinde yerin 16.81 kilometre derinliğinde 4.2 büyüklüğünde deprem olduğunu duyurdu.
Halk TV canlı yayınındaDiyarbakır’daki depremi değerlendiren Yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür, 4.2 büyüklüğündeki depremle ilgili şunları söyledi:
DAHA FAZLA ETKİNLİK OLACAK MI?: Daha önce de bahsetmiştim, bu bölgede bu tür depremlerin olması bizi şaşırtmaz. Son derece doğal. Artık Doğu Anadolu bölgesi, Arap levhasından Bitlis-Zagros dağ kuşağı ile ayrılmıştır. Arap levhası her zaman fiilen kuzeye, Avrasya’ya doğru hareket eder.
Arada Doğu Anadolu bölümü var. 6 Şubat depremleri meydana geldiğinde Arap levhası 7 – 7,5 metre kuzeye fırlayarak Doğu Anadolu’yu daha da sıkıştırdı. Adıyaman – Hakkari’nin ortasında zaman zaman meydana gelen depremler olursa hiç şaşırmam. Bunların bu ortalarda sıkça görülmesinin sebebi 6 Şubat depremleridir. Bu titremeler, gerilimi sağda ve solda bariz yerlere aktararak dengeyi, gerilim alanını değiştirdi. Doğu Anadolu fayının bulunduğu bölgede Adana Havzası ortası, Kayseri, Adıyaman ve Hakkari’den oraya yakın alanlara doğru bir takım hareketler olabilir. Biz bu büyüklükte depremler olacak demiyoruz, uyarıyoruz. Yıllardır Maraş sarsıntıları konusunda uyardık, sonucunu da gördük.
Bunlar 7 sarsıntıdan daha büyük üretebilir. Örneğin en son 2011 Van depremi. Faylar hareket ettikçe, bloklar yılda hissetmediğimiz derecede tektonik harekete maruz kalır.
ANADOLU’NUN BÜYÜK KISMI YUNANİSTAN’A YILDA 2,5 MERKEZ YAKLAŞIYOR: Diyelim ki bugün bir sarsıntı oldu, tekrarlama süresi 500 yıl ise birikecek, sonra yine bir sarsıntı olacak. Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu Marmara Denizi’nden geçer. Bu fayın uzaydan ölçüm yöntemi olan GPS yöntemiyle yılda 2,5 santimetre hareket ettiği biliniyor. Anadolu’nun büyük bir bölümü Yunanistan’a yılda 2,5 cm yaklaşıyor. Bu hareketin sıkıştığı yerde deprem olur. 160 km uzunluğunda, bıçakla kesilmemiş. Hangi topografya var 20 km. 2,5 inç hareket ettiğinde bile fayın bir kısmı bu harekete karşı koyar.
ŞARTLARI GÖRÜYORUZ: Stres olduğu yerde birikir. Biriken gerilim sürtünme kuvvetini aştığında, bir deprem meydana gelir. Stresin ne kadar biriktiğini aşağı yukarı biliyoruz. Maraş’a bağırdığımız gibi Elazığ’ı da uyardık. Şartları görüyoruz. Tekrarlama periyodunu tarihsel depremlerden biliyoruz.
2003 YILINDAN BERİ ELAZIĞ DEPREMİNİN NASIL GELECEĞİNE BAŞLADIM: 1999 depreminden sonra söyledim. İstanbul dışında Marmara bölgesi, Erzincan ile Karlıova arasında, Karlıova ile Bingöl arasında ve Elazığ ile Malatya arasında, Maraş-Hatay arasında Yedisu fayı üzerinde. Bir de bu Doğu Anadolu’yu parçalara ayırmasaydık, kesinlikle Maraş, Elazığ’dan Hatay’a kadar olan bölge derdik. 2003 yılından itibaren Elazığ depremi geliyor diye bağırmaya başladım.
ADANA’DA BEKLEDİĞİM DEPREM 6. Rütbesinde OLACAK: İzmir yarımadasında önemli faylar bulunmaktadır. Bölgede önemli fay kaymaları olduğu için bölgedeki faylarda gerilme alanlarında değişimler meydana gelmiştir. 7 Şubat’ta Adana ve İskenderun bölgelerine dikkat edelim dedim. Deprem büyüklüğü stresi de aktardığında, depremi oluşturacak fay boyutunun ne olduğu önemlidir. Küçük bir fay bu kadar büyük bir deprem üretemez. Adana’da birçok kez gördüğümüz aletsel dönemde bile büyük ölçüde 6 mertebesinde depremler oluyor. Adana’da beklediğim deprem 6’lar seviyesinde olacak. Diyarbakır’a kadar böylesine büyük, yıkıcı bir şok beklemiyorum. Oraya yakın olabilecek bir sarsıntı onu da etkiler ama bu komşunun sarsıntısı olacaktır. Kayseri’de faylar var diyelim. Son sarsıntılardan sonra orada da bir kadro gerginlik alanı değişikliği olmuş olabilir.
